Hızlı moda tüketiminin doğaya olan maliyeti nedir?



Şu marka ne çıkarmış bu marka ne üretmiş diye mağazaları bir bir dolaşıyoruz. Peki üretilen bunca güzel tekstil ürününün aslında çevreye olan zarar maliyetinin ne kadar farkındayız?

Hızlı moda tüketiminin doğaya olan maliyeti nedir?

İndirim gününü bekleyen avcılar gibiyiz 
Soğuk havalarda tek beden olan kumrular gibiyiz
Modayı belirleyen ikonlar gibiyiz 
Biz ayrılamayız! 

Okumuş olduğunuz dizelerde insan ve modanın ne kadar iç içe geçtiği ve birbirinden ayırt edilmesinin son derece zor olduğu anlatılmaktadır.

Cıvıl cıvıl giyim mağazalarının önünden geçerken kıyafetlerin güzelliği karşısında çoğu zaman ayaklarımız tutulur ve içimizden bir ses 'Git ve onu al!' diye bağırır. Bu sesin cazibesine karşı koyamayan bizler tekstil sektörünün en önemli çarkını oluşturuyoruz. 

Renkli kıyafetlerin çekim kuvvetine kapılıp kendimizi alışveriş merkezlerinde ve indirim çadırlarında bulan bizler bu kıyafetlerin üretim sürecinde doğaya verilen zararın ne derece ciddi olduğunu biliyor muyuz?

Moda üretiminin temelinde hemen hemen her sektörde olduğu gibi hızlı ve düşük maliyetli üretim yatar. Bu sayede televizyonlarda ışıl ışıl gördüğümüz ünlü isimlerin giydiği parçalara ve kullandığı aksesuarlara çok kısa süre içerisinde erişimimiz sağlanır. Bizlere rüya gibi görünen bu sistem aslında doğa için tam bir kabustur. Hızlı moda ya da modanın hızlı tüketilmesinin çevreye maliyeti su kirliliği, zararlı madde ve kimyasal kullanımı ve bolca tekstil çöpüdür.

Enerjik renkler, baskılar ve kumaşlar tekstil için tabiki vazgeçilmez faktörler. Fakat bu kadar güzel ürünlerin ortaya çıkması zararlı kimyasallar sayesinde mümkün oluyor. Tekstil, içilebilir temiz su kaynaklarının kirletmesinden en çok sorumlu olan ikinci sektör. Birinci nedir diye sorarsanız tabiki tarım. 

Polyester, tekstil sektörünün en çok sevdiği kumaş türüdür. Fakat polyester kumaşlı kıyafetleri çamaşır makinesinde yıkadığınız zaman mikrolifler döker ve bu mikrolifler denizlerimizdeki plastik seviyesine küçük tatlı (!) katkılar yapar. Oldukça ufak olan mikrolifler kanalizasyonda rahatça gezinir ve biyolojik olarak çözünmezler. Bu sebeple su yaşamına ciddi zarar verirler. Suda yaşayan canlılar farkında olmadan bu mikrolifleri yer ve daha sonra balıkçılar mikrolifleri yiyen balıkları avlayarak sofranıza getirir. Denizden babası çıksa yiyecek olan bizler de deniz sebebiyle temiz sandığımız mikrolifli balıkları afiyetle yeriz.

Tekstil amaçlı pamuk üretimi için kullanılan zehirli kimyasallar, tarlalarda çalışan çiftçilerin yaşamlarını da tehlikeye sokuyor. Hindistan'da tarım sektöründe çalışan birçok kişi zehirli kimyasal kullanımı sebebiyle tümör gibi ciddi sağlık sorunları yaşıyor. Çiftçilerin çocuklarında da ciddi doğum kusurları görünüyor

Pamuk ayrıca aşırı suya ihtiyaç duyan bir bitkidir. Bu sebeple su kaynakları yetersiz olan gelişmekte olan ülkeler geleceklerini düşünmeden anı kurtarabilmek adına topraklarında yetiştirilmesi uygun olmayan pamuğu yetiştirir.

Dünya genelinde yetiştirilen pamuğun büyük bir kısmı genetik olarak değiştirilmiştir. Bu sayede hasat kalitesi ve oranı artar ve standart pestisit kullanım oranı azalır. Fakat bu durum da bazı sorunlarında beraberinde getiriyor. Pestisite karşı bağışıklık kazanan genetiği değiştirilmiş pamuk insanlara zararlı olan pestisitlere ihtiyaç duyar.

Bazı giyim devleri organik pamuğun kullanımı konusunda ciddi çalışmalar yürütse de şu an için organik pamuğun tekstildeki yeri yüzde 1 seviyesinde. Ayrıca organik pamuğun bile çevre üzerinde olumsuz etkileri bulunuyor.

Tabiki tekstilden vazgeçelim herkes üzerindekileri çıkarsın ve çıplaklığın keyfini çıkarmaya başlasın demiyorum. Fakat bu durum modayı hızlı tüketmenin oluşturduğu çevre sorunlarını da geri plana atalım demekle olmaz. 

İhtiyacımız olan kadarını aldığımız sürece tekstilin doğaya vereceği zararları bir nebze de olsa azaltabiliriz. Ayrıca alacağımız tekstil ürünlerinin organik içeriklere sahip olduğunu kontrol etmekte de fayda var. Fakat organik madde içeren tekstil ürünlerinde de normal ürünlere oranla ciddi bir fiyat farkı var. Çevre kirliliği sebepli ortaya çıkan sağlık sorunlarının maliyeti organik kumaş maliyetinden çok daha fazla olabilir. 

Organik kumaş için pahalı olduğuna dair çekinceleriniz varsa geri dönüşümle tekrar kazandırılmış kumaşları tercih edebilirsiniz.

https://www.milliyet.com.tr/hizli-moda-tuketiminin-dogaya-olan-maliyeti-nedir--molatik-1124/


Asagida, okumanizi tavsiye ettigim bir çalisma goreceksiniz, o kadar yalin bir sekilde anlatilmis ki herseyi anladim, sizlerede öneriyorum.

Sürdürülebilir Kalkınma İçin Yavaş ve Hızlı Moda

 Fast and Slow Fashion For Sustainable Development

 Ahu Fatma MANGIR*

Hızlı moda piyasada uygun fiyatlarla tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılamada başarılı olsa da kaynakların çabuk tüketilmesi ve düşük değerli olması açısından eleştirilmektedir. Hızlı modanın eleştirilmesi moda sektöründe yavaş modaya karsı önemli bir ilginin doğmasına neden olmuştur. Yavaş modanın tekstilde sürdürülebilirliliğine karşı bir eğilim olması onun popülerlik kazanmasına neden olmuştur. Bu çalışmada sürdürülebilirlik kavramı analiz edildikten sonra hızlı ve yavaş modanın farklılıkları açıklanmaya çalışılacaktır.

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/264360

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Taş Boyama Nedir? Taş Boyama Nasıl Yapılır?

İlk Kadın Emniyet Müdürü: Şerife Feriha Sanerk

Mandala nedir?